Vedat İLKİ ► www.alitezel.com/index.php?sid=yazi&id=4523 11/05/2011 tarihinde linki tıkladığınızda Engelliler haftasında tanımlar karmaşasını gündeme getirmiştim.
Yazıda özetle,
Engelli vatandaşlarımızı asıl üzen konu ise onlara çeşitli isimlerde tanımlanması olmuştur. Bazı Kanunun ve yönetmeliklerde tanımlama karmaşası yaşanmaktadır
Tanımlara baktığımızda aslında engelli yurttaşlarımızı farkında olmadan incinmelerine sebep oluyoruz.
Özürlü, sakat ,çürük ,malul gibi tanımlar karmaşası ise farklı olarak yorumlara da neden olmaktadır.
Bu yazımızda aslında kamuoyuna bir yandan da siyasi iradeye mesaj vermiş olduk.
19/02/2013 tarihinde Kanun Tasarısı hazırlanarak bu konuda TBMM sunulmuştur.
Başbakan R. Tayyip Erdoğan imzası ile gerekçe belirtilerek TBMM Başkanlığına taşınmıştır.
Gerekçe de Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesinde ve İnsan Hakları Belgelerinde özürlü kişi/birey ifadesinin yerine engelli kişi /birey ifadesi tercih edilmektedir.
Şu anda yasal mevzuatlarımızda yer alan, sakat, özürlü, çürük, engelli ifadeleri kullanılıyor. Bu ifadeler toplum tarafından negatif denilen olumsuz ifadeler olarak algılanmaktadır.
Kanun tasarısı ile kavram karmaşasına son verilmesi, negatif olarak algılanan ifadeler yerine ortak bir ifade olarak engelli ifadesi yada onun uzantılarının kullanılması amaç edinilmiştir.
Eski ifadeler mevcut evraklarda kullanılmaya devam edilmiş ise, geçerlilik süresine kadar kullanımında sorun olmayacaktır.
Böylecene yeni yasal düzenleme ile ‘’ENGELLİ’’ ifadesi diğer yasal düzenlemelerde yer almış olacaktır.
Yakın zamanda yasallaşması ile kavram karmaşası da gündem dışına taşınacaktır.
**
168 YILINDA EMNİYET TEŞKİLATI
Emniyet Teşkilatı 168’inci Yılını çeşitli etkinliklerle kutluyor.
Bu senede İstanbul Emniyet Müdürlüğü Taksim Meydanında Polis Haftası ile ilgili etkinliğe imza atıyor.
İstanbul Halkına yönelik tüm şube birimlerini tanıtan broşürler ile vatandaşları bilgilendiriyor.
Stant kuran birimlerdeki Polis Memurları ve Amirleri meraklı vatandaşlardan gelen sorulara mesleki tecrübelerine dayanarak cevap veriyorlar.
Yediden Yetmişe tüm katılımcılar bu etkinliğe katılıyor.
Taksim meydanına yolu düşenlerin , Polislerin düzenlediği etkinlik stantlarını ziyaret etmelerini tavsiye ederim.
Sanatçı Polislerin eserleri de sergileniyor.
Ebru sanatıyla ilgilenenler için güzel eserlerde var.
Polis’in sıkıntılarına da değinmeden geçmeyeceğim.
Özellikle mevcut yasal düzenlemeler yapılarak Polisler için 21 yy uygun düşen bir polis kanunun hızla hazırlanması gerekir.
Özlük haklarında düzenlemeye ihtiyaç vardır.
Büyükşehirlerde görev yapan polislerin lojman sorunları çözülmelidir.
Mesai saatlerinde 12 saati aşan sürelere dayanan çalışmaların karşılığı ödenmelidir.
Emekli olan Polis Memuru aktif görevdeyken aldığı maaştan daha düşük emekli aylığı almaya mecbur kaldığından birçok emekli polis memuru çalışmak zorundadır.
Çalışma yasağı olmasına rağmen ,büyükşehirlerde görev yapan Polisler ikinci iş yapmak zorunda kalıyor.
5510 sayılı Kanun ile Yeni Polisler Eski Polislere göre şanslı değildir.
Eski Polis 5434 gelen hakları, Yeni Polis’in 5510 kanun ile bu hakları da yok edilmiştir.
Polis memurlarının taltif (ödül) ikramiyelerinde adaletsiz dağılımı da ele alınarak , yeniden düzenlenmelidir.
Umarım ilerleyen yıllarda tüm bu sıkıntılar dikkate alınarak günün koşullarına uygun, Polislere de ,Emniyet Teşkilatında çalışan sivil memurlara da özlük haklarında iyileştirmeye gidilir.
Görevi başında şehit olanlara Allah(cc) rahmet diliyorum.
Emniyet Teşkilatının 168 Yılını Tekrar Kutlu Olsun.
VEDAT İLKİ
vedat.uzman@gmail.com
Kaynak : AliTezel.Com
Musa ÇAKMAKÇI ► İşveren ile İşçi arasında imzalanan İş sözleşmeleri taraflara karşılıklı hak ve görevler yüklemektedir. İş sözleşmesinin temel iki unsuru bulunmaktadır bunlar hizmet ve ücrettir.İş sözleşmesiyle İşçinin temel borcu bir hizmeti yerine getirme yükümlülüğü altına girerken, işveren de işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi alarak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmakla birlikte bu hizmetin karşılığı olan ücreti ödeme borcu altına girmektedir. İşçi sözleşmede belirtilen işi yerine getirirken özenle hareket etmeli, sadakat borcunun gereği olarak işverenin yararına olan davranışları yapmalı ve zararına olan davranışlardan kaçınmalıdır. İşçi iş görme yükümlülüğünü yerine getirirken işverenin bu konudaki talimatlarına da uymak zorundadır. Bununla birlikte İşçi ile İşveren ilişkileri taraflardan birinin sözleşmeden doğan borcuna aykırı davranmasından dolayı bozulmakta olup; iş sözleşmesinin feshi konusu ortaya çıkmaktadır.
Alo Sgk 